Fotoğrafta çeşitli zamanlarda Hubble uzay teleskobu ile çekilmiş Jüpiter fotoğraflarını, daha doğrusu Büyük Kırmızı Lekeyi (BKL) görüyorsunuz.
Genelde içine iki dünya sığan bu lekenin çapı 1800'lü yıllarda 41 000 km yöresindeydi. 1980 yılında Gezgin (Voyager) uzay aracının çektiiği fotoğraflarda 22 335 km, 1995 yılında 21 000 km, 2009 yılında 18 000 km ve 2014 yılında 16 000 km olarak ölçüldü. BKL gittikçe küçülüyor, amatör gökyüzü fotoğrafçılarına göre yılda 1000 km küçülmeye devam ediyor. Bunun nedenini bırakalım gökbilimciler araştırsın biz BKL neden kırmızı onu açıklayalım. Bu konuda daha önce ileri sürülen modele göre kırmızı rengi veren moleküller Jüpiterin bulutlarının altında bulunuyordu.
Satürn gezegenini incelemeye giden Cassini uzay aracı Jüpiterin yanından geçerken onun hem görsel bölgede hem de kırmızıöte bölgede tayflarını aldı. Bu tayfları inceleyen gökbilimciler biraz tahrip olmuş amonyak ve asetilen gazlarını saptadılar, aslında heriki molekül de Jüpiterde bol miktarda var. Moleküllerin parçalanmasına neden olan güneşten gelen morötesi ışınlardı. Kırmızı ışığı saçan parçacıkların özelliklerinden bunların bulutların üzerinde olduklarını buldular. Yani BKL tam bir hortum andırıyor, bulutların üzerine kadar çıkan moleküller burada parçalanıyordu. Kırmızı rengi veren bu parçacıkların altındaki bulutların rengi beyazımsı ve grimsi renkteydi. Araştırmacılar güneşin moröte ışınları ile parçalanan amonyak ve asetilen moleküllerinin kimyasal yapısı hakında bilgi vermedikleri için ben de sizlere yazamıyorum. Sevgilerimle...