Neden derseniz, belimde sorunum var. Omurgamın 4 ve 5 numaralı diskleri arasında sürekli kıkırdak oluşuyor ve sinirlere baskı yapıyor, sonuçta da yürümeme ve ayakta durmama engel oluyor, yani müthiş ağrı yapıyor.
Çok sevdiğim bir beyin cerrahi doktorum var, 2005 yıllarıydı sanırım beni güzel bir ameliyet etti, beş saatde o oluşan kıkırdak yapıyı güzelce kazıdı. Sevgili Kamil sağolsun, ince işlerin doktorudur. Aradan 9-10 sene geçince yine nüksetti. Ama doktorum diyor ki Ethem abi bunla yaşamaya alışman gerekir, ben de alışıyorum ama bazen kafamın tası atıyor. Uzaya giden astronotların başlarına ilk gelen olay omrgalarında ki disklerin arası açılıyormuş, tam bana göre diye düşündüm ama daha sonra gerisini okuyunca uzaya çıkmaktan vazgeçtim.
Biz yeryüzünde yaşarken aslında yer çekimin kölesiyiz. Bize şeklimizi veren yer çekimidir, omuga sistemimizden tutun da boyumuzun uzunluğuna kadar. Benim diskleri de sıkıştıran işte bu yer çekimi. Uzayda mikro çekim altında diskler arasındaki uzaklık artıyor ve astronotların boyu 5 cm kadar artıyor. Demek ki uzaya gitmekle hem kısa boydan hem de fazla kilolardan kurtulmak olası. Ama gevşeyen diskleri tutan kaslar bu kez geriliyor ve ağrı yapıyor. Astronotlar bu ağrıden kurtulmak için sıçrayarak ellerin tavana, ve yine hızla ayaklarını yere vururlarmış, diskler biraz birbirine yanaşsın diye. Her zaman söylerim astronotluk zor zeneat diye. Her neyse neden vazgeçtim uzaya gitmekten çünkü bu kas ağrısı astronotları uyurken de rahatsız ediyormuş. Benim disklerim hiç olmazsa uyurken bana rahat veriyor, mışıl mışıl uyuyorum.
Uzun zamandır Amerikalı astronotlar da rusların Soyuz uzay araçları ile UUİ'ye (uluslararası Uzay İstasyonu) gidip geliyorlar. Soyuzda astronotların oturduğu yerler rus kozmonotlara göre yapılmış, onlar ortalama daha kısa boylu amerikalı meslektaşlarına göre. NASA rica etmiş şu oturakları biraz genişletin diye. Bir şey değil, uzaya giderken ve gelirken o basınçlı uzay elbiselerini giymek zorundalar. Boyu uzayan astronot elbiseye girinceye dek epeyi zorlanıyormuş. Neyse ki elbiselerde o kadar pay varmış. Hem elbise dar, hem oturacak yer dar, NASA astronotlarının çektiğini bir düşünün. Sevgilerimle...