Tabii ki değil ama hırsız sözcüğü intihal yerine kullanılıyor. Bu öyküyü okuduğunuz zaman ortada çok büyük bir hırsızlık olmadığını anlayacaksınız ama diğer yandan astronomi tarihçilerinin nelerle uğraştığını da öğreneceksiniz.
Her yazımda yeni bilgiler öğreniyorum sayenizde. Uzun zamandır merak ederdim zic’in (ingilizce zij) içeriğini, nihayet öğrendim. Bu sözcük arapçadan dilimize gelmiş, anlamı yıldız kataloğu demektir.
Batlamyus M.S. 2. yüzyılda yazdığı 12 ciltlik Almagest adlı yapıtı 1600 yıl gibi çok uzun bir zaman diliminde insanlar tarafından okunmuş ve benimsenmiştir. Bu çalışmanın bir ciltinde 1025 yıldızın koordinatları (ekliptik enlem ve boylamları) ve parlaklıklarını veren bir katalog vardı ve bu yıldızları gözleyerek kataloğa koyduğu biliniyordu. Yine aynı yapıtta Güneş, Ay ve gezegenlerin hareketleri inceleniyor ama yer merkezli evren modeli kullanılmıştı. Güneş merkezli evren kabul edilinceye kadar Batlamyusun modeli kullanıldı ama bu modelde sorunların olduğu biliniyordu. Bizi ilgilendiren yıldız kataloğu.
Tycho Brahe 16. yüzyılın sonunda aynı yıldızları gözledi, çok şaşırdı çünkü yıldızların boylamlarında yaklaşık 1 derecelik fark vardı. Brahe bunu Batlamyusun kendisinden 250 yıl önce yaşamış olan Hipparchus’un yıldız kataloğundaki verileri çaldığını ve ardından da koordinatları yanlış bir şekilde güncellediğini öne sürdü. Bu bir tesadüf mü yoksa ilk bilimsel intihal vakası mı olduğunu astronomi tarihçileri 400 yılı aşkın süredir tartıştığı bir sorudur.
Zic’lerin tarihine girmeyeceğim ama M.Ö. 370 yılında Eudoxus o zamanki bilinen klasik takımyıldızları gösteren ve onların içindeki parlak 47 yıldızı barındıran bir katalog yapıyor ama kayboluyor. İlginçtir ki ondan 100 yıl sonra yaşayan Tarsuslu Aratos o yapıttan yararlanarak çocuklar için gökyüzünü sevdiren bir şiir kitabı yayınlıyor. O zamanlar bu eser çok sevildiği için nasıl olduğunu bilmediğim şekilde ilgili herkesin elinde dolaşmaya başlıyor. Tarihçiler bu eser sayesinde Eudoxus kataloğunu öğreniyor. M.Ö. 300 yöresinde İskenderiyeli Aristillus ve Timocharis isimli iki astronom gerçek anlamda yıldızları gözleyerek konumlarını veren bir yıldız listesi yapıyorlar ama o da kayıp. Batlamyus kendi kataloğuna onların listesinden 18 yıldızı alıyor ve referans veriyor, o nedenle biliyoruz.
Şaheser bir göl kıyısında bulunan İznik kentinde M.Ö. 190 tarihinde doğan Hipparkos gökyüzüne aşık ve duyarlığı yüksek gözlemler yapan bir astronom. Kendisinden önce yapılan yıldız kataloglarını inceleyerek kendi gözlemleri ile karşılaştırıyor ve bugün presesyon adını verdiğimiz olayı keşfediyor. Dünyanın dönme ekseninin yalpalaması sonucu ilkbahar noktasının batıya doğru kayması. Bu olay gözlenen yıldızların boylamına etki eder. Ne kadar etki eder derseniz 72 yılda 1 derece veya kabaca yılda 0.014 derece.
Batlamyus Kendi kataloğu ile Hipparkos kataloğu arasında 265 yıl fark olduğunu Almagest’te yazıyor. 265 yılda 3.66 derece kaymış olması gerekir. Fakat Batlamyus presesyonu 70 yılda 1 derece değilde 100 yılda 1 derece olarak yanlış tahmin etti ve Hipparkos kataloğundaki yıldızları sadece 2.66 derece hareket ettirdi. Brahe’nin keşfettiği yani 1 derece kadar yıldız boylamları kısa kalmış oldu. Bu durumda Almegest’teki yıldızların bir bölümünün gözlemlerini yapmadan Hipparkos’a bir düzeltme yaparak onları kendi gözlem yapmış gibi kataloğa koymuştu.
Hipparkos’un kataloğunu bulun Brahe doğru mu tahmin etmiş diyebilirsiniz. Yine Batlamyusun Almagest’de yazdığı gibi 850 yıldızdan oluşan katalog maalesef kayıp, bulunamadı. 2022 yılında ilginç bir şekilde bir döküman bulundu. Orta çağda süryanice yazılmış bir dökümanı okurken bilimciler arka planda bir takım yazılar gördü. Nasıl olur demeyin, eskiden parşömen denilen kağıtlara yazılan yazılar kazınarak tekrar kullanılırmış. Tayfsal yöntemlerle arka plandaki yazıları ortaya çıkarttıklarında Hipparkos’un Aratosun yapıtındaki yıldızların koordinatlarını eleştiren yazısını buldular. Dolayısıyla Hipparkos kataloğundaki bazı yıldızların o zaman gözlenmiş koordinatları ortaya çıktı ama keşke tüm katalog bulunabilseydi.
Bu konu Brahe’den bu yana 400 yıldır tartışılıyor, bazı tarihçiler Batlamyus böyle bir şey yapmadı derken bazılarının hala şüphesi var. Bilim işte böyle bir şey, merak ederseniz araştırırsınız. Bu konuda yazılmış yaklaşık 15 makale gördüm. İnsanlığa ne yararı var diye düşünürseniz bilim yapamazsınız, çünkü araştırmanın yararı sonra ortaya çıkar. Bu konuda yazacağım daha çok bilgi vardı, örneğin zicler ekliptikel mi yoksa ekvatoryal koordinat mı kullanıyordu. Yıldızların öz hareketlerinden haberleri olmayan Hipparkos, Batlamyus ve Brahe ne kadar doğru tartışılabilir. Yine eski astronomlar hangi zorluklar altında gözlem yapıyorlardı gibi konular var. Yeteri kadar uzun bir yazıyı okuduğunuz için teşekkür ediyorum. Sevgilerimle…