Bu iki kavramı da maalesef yazımın sonuna doğru anlatacağım, yani WTF nedir, gelişmiş uzaylılar neler yapmış, daha sonra göreceğiz.
Kepler uzay teleskobu hemen hemen yaz üçgeni içine düşen Kuğu takımyıldızına dikti kafasını ve orada geniş bir alndaki yaklaşık 156 000 yıldızın hemen hemen her saniye ışığını ölçtü. Elde edilen ışık eğrilerine çeşitli yazılımlar uygulanarak binlerce ötegezegen keşfinde bulundu. Gezegen yıldızının önünden geçerken onun ışığını bir miktar kesiyordu ve ışıktaki bu dönemsel azalmalar onun bir ötegezegeni olduğunu söylüyordu. Geçiş yöntemi denilen bu yöntemle ötegezegenleri dolaylı olarak buluyorduk.
Daha sonra insan gözünün yazılımlara göre çok daha ilginç sonuçlar vereceğini düşünerek yönetim tüm ışık eğrilerini dünya insanlarına açtı ve bilime katkıda bulunmak isteyen insanlar çok basit yöntemlerle bu verileri incelediler ve onlar da azımsanmayacak sayıda ötegezegen keşfinde bulundular. ABD’”Gezegen Avcıları” adı altında internette bir araya gelen kişiler ki ben de üyeyim bu gruba çok sayıda ötegezegen buldular. Bu grubun üyeleri bir yıldızın ışığındaki garip değişime kafayı taktılar.
En üstte Keplerin elde ettiği dört yıllık ışık eğrisini görüyorsunuz.
D580 ve D1500 adı verilen ışık azalmaları %22 boyutunda.
C'de D800 değişimin ayrıntısını, d, e ve f'de ise D1500 olayının y-ekseni değiştirilerek gösterilmiş hali verilmiştir.
Bunun üzerine Tabetha Suzanne Boyajian adlı yeni doktorasını vermiş olan ve doktora sonrası araştırmalar yapan genç bir kız bu yıldızı incelemeye başladı. Gerçekten yıldızın ışığındaki değişimler ilginçti. Dört yılda iki kez düzensiz ışık düşmeleri vardı yıldızın ışığında. Bunlardan birinde %15 diğerinde ise %22 yöresinde ışığı azalmıştı. Eğer ışığın azalmasına bir ötegezegen eden oluyorsa ışığı en fazla %4-5 oranında düşerdi ve olay dönemsel olurdu.
Dr. Boyajian artık bu işi tek başına götüremezdi ve yanına çok farklı gözlemler yapacak kişileri aldı. En sonunda yayınlanan makalede ki araştırmacı sayısı 29 olmuştu ama ilk isim yine Boyajiandı. Neden bu kadar çok isim girmişti çalışmaya çünkü Kepler bu değişimi bulmuştu ama çeşitli gözlemler yaparak araştırılması gerekiyordu. Örneğin hemen kırmızıöte bölgede hem ışık ölçümü yapıldı, hem de ayrıntılı fotoğrafı çekildi. Bir gözlemevinde sürekli ışık ölçümü yapıldı. Dünyanın en büyük teleskoplarından birinde yüksek ayırma güçlü tayfları alındı, daha neler neler.
WTF yıldızının solda kırmızıöte ve sağda moröte (Galex) görüntüsü verilmiştir
Her gözlem verisi uzun uzun incelendi ama ışık düşmesinin nedeni bir türlü bulunamadı. Bu güneşten biraz büyük ve sıcak normal F-türü bir yıldızdı. Yıldızın tüm parametrelerini (sıcaklığını, yarıçapını, kütlesini, hatta dönme eksenin bakış doğrultusu ile yaptığı açı dahil) elde ettiler. Bu ışık düşmesinin en açık yorumu eğer yıldızın çevresinde bir disk varsa o yapabilirdi. Ama bu disk yapısı genç yıldızlarda vardı, bu yıldız genç değildi. Üstelik böyle bir disk varsa kırmızıöte bölgede bir ışınım artması gözlenmeliydi, o da yoktu.
Araştırmacılar en sonunda bu ışık değişimine yakındaki bir yıldızın tedirgin ettiği bir kuyrukluyıldız bulutunun WTF yıldızının önünden geçmesi ile meydana geldiği sonucuna vardılar. Daha önce 2-3 A-türü yıldızda buna benzer bir ışık değişimi gözlenmişti. Yıldızın görüntüsünde orataya çıkan ve ondan 1000 GB uzaklıkta olan ve çekimsel olarak bağlı olmayan bir yıldız vardı ve onun etkisi sonucu böyle bir olay gözlenmişti.
Keck teleskobu ile alınan görüntü. Dikkat edilirse görüntüde sola doğru bir uzama var.
Bu WTF yıldızına 1000 GB uzaklıkta ama ona çekimsel olarak bağlı olmayan bir başka yıldızın katkısı.
Yanında ona eşlik eden bir yıldız mı var diye araştırıldı, çünkü görüntüsü alındığında bir yana doğru hafif elips olmuş bir görüntü elde etmişlerdi. Dikine hızına baktılar bir ay ile hiç değişim yoktu. Sonuçta düşünülen tüm modellerin uymadığı ortaya çıkmıştı. Makaleye yayına gönderilince hemen onu halkın anlayacağı dilde popüler bir sürümü ve çalışmayı yapanların söyleşileri ile birlikte popüler bilim sayfalarında yer alır. İşte Ekim ayının ikinci haftasında yer yerinden oynadı.
Nedeni bu popüler dergilerde Boyajian astrobiyoloji konusunda çalışan bir arkadaşına yaptığı çalışmayı anlatınca onun önerdiği çözüm sakın bu yıldızın çevresinde dolanan bir gezegende gelişmiş uzaylılar yaşıyor olmasın dediğini gazetecilere anlatıyor. Dyson adında bir amcam geçmişte Dyson Küresi adında bir büyük yapı düşünmüş. Örneğin yer yörüngesinde bir küre içine çeşitli büyük paneller yerleştirerek güneşten çıkacak tüm enerjiyi soğuracak ve dünya yörüngesinde ilerlerken üzerinde yaşayan bizler bu biriktirilen enerjiyi bedeva kullanabiliriz.
Biz dünyalılar henüz bunu beceremedik ama bu projeyi orada yaşayan uzaylılar yapmış olabilirler. Bu proje tam bir astro mühendislik olayı ve bu kadar büyük güneş panellerini yerleştirmek ne kadar mümkün ama eğer gerçekleşse ne kadar enerji birikeceğini de uzmanlar ortaya koyuyorlar. İşte WTF yıldızındaki ışık düşmesi uzaylıların yaptığı Dyson küresinin veya kuşağının yıldızı örtmesi sonucu olabileceğ düşüncesi bizim meşhur uzaylı düşkünü insanımıza bir koz verdi. Dünyadaki tüm UFO’cular olayın üzerine eğildiler.
Evet en sonunda bu ışık düşmesine neden olan Dyson küresini bizim meşhur uzaylılar yapmıştır düşüncesi ile
onların evini gösterdiler. Nedense de hep aynı uzaylıyı koyarlar.
Her ne kadar tabetha ve arkadaşları yayına gönderdikleri makalede böyle bir çözümden söz etmiyorlarsa da Bilimi halka sevdirmek veya meşhur olmak amacı ile bu tür çıkıntılık yapabiliyorlar. Ne olursa olsun halkın ilgisini çeken bilimsel bir bulgu vardı. Onun üzerine SETI projesinde kullanılan Allen radyo teleskop dizisi ile bu yıldız iyice incelendi. 1-100 Hz arasında dar bant veya geniş bantta hiç akıllı bir sinyal alınamadı. Bu sonuç da geçtiğimiz haftasonu bilim haberlerinde yer aldı. UFO’cular biraz üzülecek ama bilim araştırmaya devam edecek.
SETI'nin müthiş kulakları Allen radyoteleskop dizisi ile dinlenen WTF yıldızından maalesef akıllı hiç bir sinyal alınamadı.
Gelelim WTF yıldızının adı nereden geliyor. Aslında bir çok yerde buna Tabby yıldızı da deniyor. Tabby, Tabetha’nın kısaltılmışı, yani bu araştırmaya tüm zamanını ayırmış olan genç kız. WTF ise ingilizce bir ifadenin kısaltılmışı, Where’s The Flux (WTF). Yani nerede bu akı anlamına geliyor. Bir anlamda ışık eğrisinde yok olan ışık nereye gitti ifadesi. Yıldızın gökbilimdeki adı ise Kepler katalog adıyla anılıyor, KIC 8462852. Sevgilerimle...