Yıldızların nasıl oluştuğunu biliyoruz, büyük bir molekül bulutunun çökmesi sonucu oluşur ve gezegenler de o yıldızın ekvator bölgesindeki parçacıklarının toplanması ile dünyaya gelirler.
Peki gökadalar nasıl oluşuyor? Onların da benzer bir mekanizma ile oluştuğu düşünülürdü. Daha sonra çevrelerindeki gökadalar ile çarpışarak büyüdüğü ileri sürülüyor. Her gözlem uydusu uzaya yerleştirilmeden önce ondan gelecek verileri daha doğru analiz etmek için yerden bir takım gözlemler yapılır. Örneğin Kepler uydusu atılmadan önce onun gözleyeceği 156 000 yıldızın yerden yapılan gözlemlerle bir çok parametreleri elde edilmişti. Şimdi de GAIA Uzay teleskobunun göndereceği veriler için yapılan bir çalışmada ilginç bir sonuca ulaşıldı.
Samanyolunda güneşin yaklaşık 230 milyon yılda izlediği yörüngenin içinde ve dışında kalan yıldızların kimyasal yapıları incelendi. İki önemli sonuç elde edildi. Dışardaki yıldızların metal oranı içerdeki yıldızlara göre daha fazla olduğu saptandı. Bu ise bize ışardaki yıldızların daha genç olduğunu gösteriyor.
İkinci bulgu ise magnezyum bolluğunun içerdeki yıldızlarda daha fazla olduğuydu. Bu element sadece büyük kütleli yıldızların patlama süreci sırasında oluşurdu. Bilim insanları elde edilen bu bulguları şöyle yorumladı; gökadamız ilk oluştuğunda çapı küçüktü ve büyük kütleli yıldızlardan oluşuyordu. Onlar çok az yaşadı ve genç öldüler. Daha sonra oluşan yıldızlar yani bugün genç dediğimiz yıldızlar Samanyolunun dış kısmında sarmal kollarda dünyaya geldiler.
Sonuç, gökadamız içeriden dışarıya doğru büyüdü, dışarıdan içeriye doğru değil. Yazımda "dünyaya gelmek" ifadesini kullandım çünkü sürekli oluştu demek istemediğimden ve türkçemin sınırlı olmasından kaynaklanıyor, kusura bakmayın.