Bu bir seyfert türü gökada, çok etkin olup da merkezi bölgesi çok parlak olan gökadalar bu türe giriyor. Gözlenen gökadaların %10'u bu türdendir.
Burada gördüğünüz iki fotoğraf farklı iki teleskopla farklı dalgaboylarında alınmıştır. İkinci fotoğraf ESA teleskobu ile görsel bölgede çekilmiş, usta gökyüzü fotoğrafçısı R. Gendler tarafından işlenmiş. Birinci fotoğraf ise Atacama çölündeki ALMA (Atacama Large Millimeter/submillimeter Array) radyo teleskop dizisi ile çekilmiş. Diğer bir fark da birinci fotoğraf ikirinci fotoğrafın sadece orta bölgesidir. Ne şaheser bir görüntü değil mi?
Gökadanın tam ortasında büyük bir karadelik var ve onun kütlesini ölçmek için ALMA dizisi kullanılmış. Sonuçta kara deliğin kütlesi 140 milyon güneş kütlesine eşdeğer bulunmuş. Bizden 45 milyon IY uzaklıkta, güney yarım küreden gözlenebilen NGC 1097, William Herschel tarafından 9 Ekim 1790 tarihinde keşfedilmiştir. İkinci fotoğrafta sarmal kolun sonunda görülen NGC1097A gökadası ile etkileşim halindedir ve o bölgenin ne kadar karışık olduğunu kolayca seçebilirsiniz.
ALMA gözlemi ile yapılan çalışma, gökada merkezi yöresinde iki molekül gazının (HCN ve HCO+) dağılımı ve hareketleri saptanıyor daha sonra bir takım farklı kütleye sahip kara delik varsayımı ile matematik modellerin uygulanması sonucu merkezdeki kara deliğin kütlesi bulunuyor. Bizim Samanyolu merkezindeki kara deliğin kütlesinin 4.31 milyon güneş kütlesinde olduğunu düşündüğümüzde başka gökadalarda ne kara delikler varmış demekten kendimizi alamıyoruz. Sevgilerimle...