Bu kavramda nereden çıktı hocam demeyin, okuyun ve nasıl bir çağda yaşadığınızı öğrenin ama daha önemlisi önümüzdeki yıllarda neler olacak biraz fikir sahibi olun. Ben bir zamanlar bilişimciydim ve bir dergide bu konuyu okumuştum. Hemen o zamanki öğrencilerime anlatırdım.

Yıl kaçtı anımsamıyorum ama insanlığın var oluşundan bu yana biriken bilginin son 1.5 yılda biriken bilgiye eşdeğer olduğunu, yani bilgi sayısının hızla arttığını, ona göre geleceğimizi planlamamız gerektiğini vurgulardım.

Bugün bir makale okudum ve orada bu grafiği görünce hemen sizlerle paylaşmak istedim. Konu aslında yüksek lisans eğitiminde STEM uygulamaları ile ilgiliydi. Biz daha ilkokullarda doğru dürüst bir STEM eğitimi becerememişken insanlar üniversite lisans eğitimi sonrasında bu konunun ne kadar önemli olduğunu vurguluyorlar ve çeşitli rapolar yayınlıyorlar.

Nesnelerin İnterneti (Internet of Thing, IoT) teknolojisi kapıyı çaldı artık. Bu da nedir derseniz gelecekte her nesne internette olacak ve birbirleri ile haberleşebilecek. Buzdolabınız, ocağınız, arabanız, anahtarlığınız, köpeğiniz gibi yaşamınızdaki her nesne, bir sensör taşıyacak ve internette ağ üzerinde birbirleri ile ve sizinle konuşabilecek. Buna örnek olarak herkes şu basit örneği veriyor, kolunuzdaki akıllı saat sizin ne kadar yürüdüğünüzü, kalbinizin atış ritmini ölçüyor ve telefona bildirerek sizin bilgiye ulaşmanızı sağlıyor. Unutmayın bu basit bir örnek. Ben de basit bir örnek vereyim, artık anahtarlığınızı kaybettiğinizde İbrahim Ethem peygambere dua okumayacaksınız, onun IP'sini kullanarak üzerindeki sensörün işaret vermesini sağlayacaksınız ve nerede olduğunu o size bildirecek.

Sıkıldınız değil mi bu uzun yazıyı okurken, şimdi geleceğe biraz bakalım. Benim çocukluğumdaki bir çok meslek bugün yok, tek tük görüyorum. Gelecekte bugünkü meslekler de yok olacak. Her genç ona göre gelecek planı yapmak zorunda. Big data önem kazanıyor. ABD yeni bir teleskop yaptı, gözlem yaptığı her gece 30 TB veri üretecek. Son M87 galaksisindeki kara deliğin çevresindeki olay ufkunun fotoğrafı çekildi. 10 yılda kaç PB veri işlendi diye araştırabilirsiniz ama bu işi 200 akademisyenin yaptığını düşündüğünüzde bir çok ders çıkarmak gerektiğini anlayabilirsiniz.

Son olarak önümüzdeki yıllarda bilgi birikim hızının ne olacağını tahmin edenlerin hatasını da düşünerek 12 saatte değil de iki günde olsun var olan bilginin nasıl katlanacağını grafikten iyi okumanızı öneririm. Sevgilerimle...