Kuazar sözcüğü, bu gök cisimlerinin yıldızımsı bir görüntü vermelerinden ortaya çıkmıştır (Quasi-stellar object). Fotoğrafları çekildiğinde noktasal bir cisim gibi, bazılarının çevresinde sanki bir halo varmış gibi görünüyorlar. Fakat bunların kırmızıya kayma (KK) miktarı ölçüldüğünde gökbilimciler şaşırıp kalıyorlar. Ölçülen bu değer onların çok uzak gök cisimleri olduğunu gösteriyor.
Çok uzakta sıkışık böyle bir cismin uzaya saldığı enerji çok yüksek olmalı. İçlerinde yıldız barındıran galaksiler mi diye düşündüğümüzde tayflarında soğurma çizgileri görmemiz gerekir ama quazarlar sadece salma çizgileri gösteriyor. O zaman bunlar etkin gökadaların çekirdekleri olması lazım diyoruz ama onların hakkında elle tutulur bir bilgi yok.
Bu cisimlerin ölçülen KK’larını Hubble diagramına koyduğumuzda galaksilerin ne güzel gösterdiği o lineer bağıntıya uymadığı görülüyor. O nedenle kozmologlar bunlar ilginç cisim, KK’ya neden olay büyük olasılıkla farklı bir süreç diyerek göz önüne almıyorlar. Radyo, optik ve X-ışın salınımları var ve ışıkları kısa zamanda (hafta, ay) değişiyor. Bu değişime neden ürkütücü bir olay olması gerekiyor, bunlar büyük kara delikler ise üzerine yeni düşen bir kaç yıldızın meydana getirdiği jetler olması gerekiyor ama konumuz bu değil.
Halton Arp tipik bir bilim adamı. Biraz kendime benzettim, saçlar uçuşuyor, pantolonu düşmesin diye askı takıyor ve üstelik benim gibi yaşlı ama işi bitmemiş.
28 Aralık 2013 yılında 86 yaşında öldü ama düşüncelerinden ve bulgularından hiç taviz vermedi.
Yolunu kestiler Hubble Uzay Teleskobundan bile zaman vermediler ama o bildiğinden hiç va geçmedi.
Ermenistanda küçük bir teleskop ile kuvvetli moröte ışın yayan galaksileri araştıran Benik Markarian’ın hazırladığı katalogda 205 sıra numarasındaki cisim Halton Arp’ın dikkatini çekiyor, çünkü bu bir quazar ve NGC 4319 adlı sarmal bir gökadanın çok yakınında. Halton Arp kimdir derseniz 1949 yılında Harvard College’dan mezun olduktan sonra 1953 yılında California Institute of Technology’de doktorasını tamamlıyor ve 29 yıl süreyle Mt. Wilson ve Palomar gözlemevlerinde kadrolu çalışıyor. Mt. Palomar’daki 5 metrelik teleskobu ile 4 saat poz vererek bu ikilinin fotoğrafını çekiyor.
Arp'ın üzerinde çok durduğu NGC4319 ve Markarian 205 ikilisi.
İnternette araştırırsanız çok daha ayrıntılı fotoğraflarını bulabilirsiniz.
Bu ikilinin arasındaki ışık köprüsünü gösteren güzel fotoğraflar var. İlk ve üzerinde en çok çalışılan,
fırtınalar kopartılan bu ikilinin fotoğrafı bu yazıda olmasaydı eksik kalırdı.
NGC 4319 sarmal galaksinin kırmızıya kayma miktarı saniyede 1700 km verirken Markarian 205’in KK’sı saniyede 21 000 km. Hubble yasasına göre Markarian 205, NGC 4319’dan çok daha uzakta olması gerekiyor. Arp fotoğrafı çok dikkatli inceleyince iki cismin arasında ışıklı bir koridor olduğunu görüyor. 1971 yılında yayınladığı makalede bu iki cismin aynı uzaklıkta olduğunu ve kuazarların aktif galaksilerin dönme eksenleri boyunca merkezlerinden fırlatılan cisimler olduğunu vurguluyor ve kıyamet kopuyor. Neden mi yazının sonunu bekleyin.
Daha sonraki çalışmalarında bir çok aktif galaksinin (ki bunlara Seyfert galaksileri denir) çevrelerinde bulunan quzarları inceleyerek onların söz konusu galaksi ile bağlarını ortaya koyuyor. Galaksilerin dönme eksenleri yönünde jetler fışkırtladıkları biliniyor ve Arp’a göre incelediği bu quzarların aktif galaksilerin merkezlerinden fırlatılan cisimler olduğunu gözlemsel olarak kanıtlıyor. Kuazarların KK değerleri galaksiden uzaklaştıkça küçülüyor. Yani fırlatıldıktan sonra zamanla KK değerleri değişiyor ve küçülüyor.
Halton Arp’ı takip eden meşhur gökbilimciler var. Artık CCD teknolojisi kullanılarak NGC 4319 ile Markarian 205 arasındaki ışık köprüsü çok daha belirgin şekilde ortaya çıkıyor. Yine başka gökbilimciler çok daha yoğun quazar barındıran aktif galaksiler buluyor. Halton Arp gözlem yapacak büyük teleskop vermiyorlar çünkü bulguları bir takım bilim ağaları tarafından benimsenmiyor ve reddediliyor.
Gelelim hikayenin sonuna. Eğer kırmızıya kayma bir cismin uzaklığını vermiyorsa büyük patlama teorisi çökecek. Kırmızıya kaymanın nedeni evrenin genişlemesi değilse nedir? Kuazarların KK değerleri onların uzaklığını vermiyor, peki nereden kaynaklanıyor? İşte büyük patlamanın en büyük kanıtı olan kırmızıya kayma teorinin köklerini sallamaya başlıyor. Kozmoloji kuramsal olarak çalışılır ve gökbilimcilerin gözlemlerini kullanırlar. Yani bir tarafta deneyciler var diğer tarafta kuramcılar. Şimdi anladık mı neden Halton Arp’ın bulgularının kıyamet kopardığını.
Olayı sanki biraz tek taraflı anlattım gibi geldi bana. Hikaye büyük olasılıkla bu kadar basit değil. O nedenle zaman bulduğumda karşı görüşü de dile getireceğim. Taraflı olmamın nedeni benim de gençliğimde gözlemsel astronomi yapmamdan kaynaklanıyor olabilir. Sevgilerimle…
Arp'ın bir diğer çalışmasında NGC 3516 sarmal galaksinin çevresinde bulduğu
6 kuazarın galasiden uzaklıkları ve onları kırmızıya kayma miktarı olan z değerleri.
NGC 3516'nın kırmızıya kayma değeri z=0.009.
NGC7603 galaksisinin uzaklaşma hızı ile çevresinde bulunan üç kuazarın uzaklaşma hızlarını karşılaştırınız.
Daha önemlisi kuazarlar ile galaksi arasındaki ışıklı yolu açıkça görebiliyorsunuz.